Stoploss kavramı... Stoploss’un kelime anlamına baktığımızda, kullanıcıları tarafından genellikle “zarar kesme “ anlamında kullanıldığını görüyoruz. Bu, fiyatların düşmesi durumunda daha fazla kaybı önlemek amacıyla satış yapmak demektir. Yani alınmasının ardından zarar ettiren bir senetten kurtulmak anlamındadır. Bu şekliyle kullanılan stoploss stratejisinde, alım sırasında yada daha almadan önce alım fiyatının altında bir stoploss seviyesi, yani kabul edilebilecek zarar miktarı belirlenir. Olası yanlış tercihlerin olası kayıplarını minimize etmeği amaçlayan bu tür bir stoploss da, yandaki şekilde siyah noktayla gösterilen fiyat seviyesinden yapılan bir alım sırasında daha önceden belirlenmiş bir oranda aşağıya stoploss seviyesi konulur. Gerçekleştirilen alımın ardından şeklimizde kesikli çizgilerle gösterilen bu stoploss seviyesine doğru bir düşüş yaşanması, yatırımcı açısından kendi ölçülerinde kabul edilebilir olsa da “ dikkatli ol “ anlamındadır ve bu seviyenin üzerindeki her fiyatta senet elde tutulacaktır. “Sat “ sinyali ise, fiyatların gevşemeyi sürdürerek bu seviyeyi aşağıya kırması ile verilecektir. Bu noktada stoploss seviyesi, daha büyük bir zarardan kaçınmak amacıyla zararın kabullenilerek satımın yapıldığı, başka bir deyişle zararın sineye çekildiği seviyedir. Hareketli stoploss kavramı... Klasik analizde sıkça karşılaştığımız sabit stoploss seviyeleri belirleme yöntemi, oldukça dinamik bir yapıya sahip fiyat hareketlerine yeterince uyum gösterememekte ve sadece zararın büyümesine engel olma vasfını yerine getiriyor gibi görünmektedir. Bu ise, doğal olarak fiyatların her anında kullanılabilecek şekilde bu modelin yeniden dizayn edilmesini zorunlu kılmaktadır. İşte, klasik anlayıştaki bu sabit stoploss mantığından bizi kurtaracak ve fiyatların her anında stoploss ruhuna sadık kalmayı başarabilecek olan model ise “ hareketli stoploss ” dur. Hareketli stoploss, öncelikle bizi alımın ardından kaybettiren senetten kurtulmayı sağlayan bir modelden, alımın ardından kazandıran bir senette de bu kazancı korumayı sağlayabilen bir modele götürmektedir ki bunun anlamı, kazansam da, kaybetsem de modelin benim için çalışacağı ve olası olumsuzluklarda bana sat sinyalleri vereceğidir. Bu bakış açısı ise, öncelikle bizi genel stoploss tanımı olarak bilinen, “fiyatların düşmesi durumunda daha fazla kaybı önlemek amacıyla yapılan eylem “den, “kaybı önlemek amacıyla yapılan eylem “ mantığına götürerek, maliyet ne olursa olsun, her hangi bir fiyat seviyesinden, herhangi bir anda uygulanabileceği anlamına gelecektir. Bir başka deyişle stoploss’un kelime anlamı, “zararı kesme“ den, “ kaybı durdur “a değişmektedir. Çünkü artık sadece zararda olan pozisyonun kapatılması anlamından, fiyatların yükselmesi ile elde edilmiş olan karın da kaybolmasını önleyen bir anlayışa geçilmektedir. Hareketli stoploss’un kullanımı... Stoploss mantığını simüle eden aşağıdaki şekildeki A bölgesi, bizim alışımızı yaptığımız yer ve içi boş yuvarlak daire de bu alımı gerçekleştirdiğimiz fiyat seviyesidir. Bu andan itibaren yapacağımız ilk şey ise, yatırım stratejimiz ve aldığımız senedin hareketliliğine bağlı olarak alım noktamızın altında bir stop loss seviyesi belirlemek olacaktır. Yalnız burada, “ hareketli stoploss “ yönteminin ruhunu oluşturan iki kuralı hatırlatmam gerekiyor. İlki, stoploss seviyemizi stoploss mesafesi uzunluğunda bir iple fiyata bağlamış olduğumuzdur. Bu, fiyat yükselse bile stoploss seviyemizin, aralarındaki mesafe aynı kalacak şekilde fiyatla birlikte yükseleceği anlamına gelecektir. İkincisi ise stoploss