Her anında alıcı ve satıcılar arasındaki mücadeleye sahne olan piyasalarda yönü tayin eden her zaman için diğerine üstün gelenin, güçlü olanın arzularıdır. Bizim trend olarak adlandırdığımız bu yönlenmeler ise, ister uzun vadeli bir ana trend olsun, isterse de bunun üzerinde oluşan daha kısa vadeli ikincil bir düzeltme trendi olsun, asla sonsuza kadar aynı güçte ve doğrultuda hareket edemeyeceklerdir. İşte özellikle trendlerin dönüş yerlerinde ve bunlara tepki niteliğinde oluşan duraklama veya düzeltme bölgelerinde görülen fiyat salınımlarının meydana getirdiği oluşumlar, formasyon olarak adlandırılır. Bir başka şekilde söylemek gerekirse bizim formasyonlar olarak adlandırdığımız oluşumlar, piyasanın daha fazla yükselemediği yada düşemediği tepe ve dip noktalardaki dönüş bölgeleri ile, devam eden trenddeki kısa süreli duraklamalarda görülen arz ( satıcılar ) ve talebin (alıcılar ) mücadelesini resmetmektedir. Her ne kadar trendin dönüş veya duraklama dönemlerinde görülen oluşumlar şeklinde tanımladığımızda sonsuz sayıda olasılık varmış hissi uyandırsa da, dikkatli incelendiğinde tüm bu oluşumların belli kurallar dahilinde hareket eden birkaç gruba ayrılabilir olduğu görülecektir. Formasyonlardaki ilk ayırım ise, tanımdan da anlaşılacağı üzere oluşumun trendin dönüş bölgesinde mi yoksa duraklama döneminde mi ortaya çıktığı ile ilgilidir ve doğal olarak dönüş sırasında görülen formasyonları “ dönüş formasyonları“ olarak adlandırılırken, duraklama sırasında ortaya çıkanları ise “ devam formasyonları “ olarak adlandırıyoruz. Adından da anlaşılacağı gibi dönüş formasyonları dediğimizde akla hemen trendin sonlandığı bölgelerde meydana gelen, sonlanmasıyla da ters yönlü yeni bir trendin başlayacağına işaret eden oluşumlar gelmektedir. Sonlandırdığı trendin uzunluğuna bağlı bir süreyi kapsayan dönüş formasyonları, kısa süreli bir minör trendin sonunda oluştuğunda birkaç günden birkaç aya kadar sürebiliyorken, bir ana trendin sonunda oluşması durumunda ise birkaç aydan birkaç yıla kadar bir süreyi kapsayabilmektedir. Bir formasyonun gücünü belirleyen ise kapladığı hacimdir. Yani formasyonun oluşum süresi ne kadar uzun, formasyondaki fiyat hareketlerinin alt ve üst sınırları arasındaki mesafe ne kadar yüksekse oluşumun kurallara uyumu o kadar yüksek ve formasyondan çıkıştan sonraki hareket de o oranda büyük olacaktır. Bu ise oluşumun kullanılabilirliğinin ve öneminin artması demektir. Devam formasyonları ise, herhangi bir trendin içindeki fiyatların dinlenme dönemleridir. Dönüş formasyonlarına nazaran daha kısa olan bu dönemlerde, fiyatlar güç toplayıp trend sırasında kat edilen mesafeyi sindirdikten sonra trendle aynı yöndeki hareketlerine devam ederler. Ancak nadiren de olsa trendin zayıfladığı bir döneme rastlamaları durumunda ters yönlü bir hareketi tetiklemeleri de mümkün olabilir. Herhangi bir yükseliş yada düşüş trendinin kendi yönleri doğrultusundaki hareketleri sırasında soluklanarak hareketi sindirmeye çalıştığı ve trendin sağlıklı gelişimi açısından da önem taşıyan bu ufak dinlenmelerin oluşturduğu formasyonları, inenleri, binenleri ve devam edenleriyle trend üzerindeki istasyonlar gibi düşünecek olursak, yolcu açısından hareketin yönünü, yani katılmak yada ayrılmak üzere olduğu trendin kendini gitmek istediği yöne götürüp götürmeyeceğini belirleyen ise istasyonun şekli yada bir başka deyişle istasyonun oluşum biçimi olacaktır. İşte trend üzerindeki istasyonlar olan formasyonları şekilleri ve yapıları itibarıyla ayırdığımızda ise, en sık rastlananları aşağıdaki oluşumlar olmaktadır. Dönüş formasyonları : Omuz baş omuz formasyonu Üçgen formasyonları İkili dip ve tepe formasyonları Üçlü dip ve tepe formasyonları Elmas formasyonu
|